Avustralya Alevi Bektaşi Federasyonu (AFA), Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink’in 2007 yılında öldürülmesi olayının faili Ogün Samast’ın 16 yıl sonra tahliye edilmesine tepki gösterdi. Federasyon, devlete olan güvenlerinin bir kez daha sarsıldığını belirtti.
Federasyon, Samast’ın tutuklandığı anda “Pişman değilim” demesi ve karakoldaki görüntülerinde polis amirlerinin ona destek vermesine işaret ederek, devletin bu davranışıyla yargının adil ve bağımsız olmadığını gösterdiğini belirtti. Açıklamanın tamamı şöyle:
“19 Ocak 2007’de, Agos gazetesinin önünde, Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink uğradığı silahlı saldırı sonucunda hayatını kaybetmişti.
Silahı tetikleyen 17 yaşındaki Ogün Samast’tı. Ogün Samast, yakalandığında “Pişman değilim” dedi ve karokoldaki görüntülerde eline bayrak tutuşturulmuş ve o anda orada olan polis amirleri,“Aslanım benim, güzel poz ver, hem de gülerek ver” , “Kardeşim benim, aferin oğlum” demişlerdi.
Hrant Dink’i öldüren Ogün Samast, 16 yıl sonra dün tahliye edildi. Bu karar, İnsan Haklarına inanan, savunan ve HAKİKAT’ın ortaya çıkmasını isteyen tüm kesimler dahil olmak üzere Aleviler olarak bizler tarafından da derin kaygı ve üzüntüyle karşılandı.
Devlete, olan güvenimizi bir kez daha kaybettik!
Devlet, tıpkı Sivas Madımak Katliamı katillerini;yaş, hastalık sebebiyle tahliye ettiği gibi, insanlığa karşı işlenen bu suçu zamanaşımına uğratarak davayı kapattığı gibi Ogün Samas’ı tahliye ederek; yargının, hukukun adil ve bağımsız olmadığını bir kez daha gösterdi.
Bu tahliye kararıyla Devlet, tıpkı faili meçhul cinayetler başta olmak üzere evlatlarını ve yakınlarını arayan Cumartesi Anneleri, Tahir Elçi, Uğur Mumcu, Bahriye Üçok gibi cinayetlerin de karanlık perdesini aydınlatmayarak ‘vur’ emri verenleri yakalamayarak, hakikat, adalet, yüzleşme ve onarım bekleyen başta aileler olmak üzere tüm toplumu bir kez daha cezalandırdı.Devlet ve AKP İktidar ortakları , tüm bu katliam ve cinayetlerle yüzleşeceği yerde, hakikatı ortaya çıkaracağı yerde; aldığı bu kararlarla tüm katliamların ve cinayetlerin bizzat ortağı olduğunu ayan beyan kabul etmektedir.
Oysaki Devletlerin görevi; toplumsal barışı sağlamak, hiçbir sınıfı ya da inancı ötekileştirmeden tüm vatandaşlarının can güvenliğini sağlamaktır.
Alınan bu tahliye kararını şiddetle kınıyor, ne yakanları, ne katilleri ne de onları Ak’layanları affediyoruz!”