İçeriğe geçmek için "Enter"a basın

Zeynep Demir, Alevilerin İngiltere’deki kazanımlarını anlattı

Zeynep Demir, 18 yaşında iltica ettiği İngiltere’de Alevi hak talep mücadelesi yürütüyor. 2009-2010 yıllarında Alevi hareketiyle tanışan Demir, şimdi BAF genel başkan yardımcısı ve Enfield AKM başkanı olarak çalışmalarına devam ediyor. 

Maraş Göksunlu Zeynep Demir, 23 yıldır İngiltere’de yaşıyor. 1996 yılında olarak İngiltere’ye göçmen geldiğinde 18 yaşında olan Demir, burada kendisine bir hayat kurmak için sürekli çabalamış. Sosyal duyarlılıkları olan Demir, uzun süre demokratik kurumlarda çalışmalar yürütmüş. Müzik ve tiyatroya oldukça ilgi duyan Demir, 2009-2010 yıllarında Alevi hareketiyle tanışmış. Alevi kurumlarında tiyatro ve semah çalışmalarında yer alan Demir, 2011 yılında İngiltere’de kurulan ilk cemevi olan İngiltere Alevi Kültür Merkezi’nde yöneticilik yapmış. Bu süreç içerisinde kültür, sanat ve eğitim alanlarında çalışmalarını sürdüren Demir, Britanya Alevi Federasyonu’nun (BAF) kuruluşunu ilan etmesiyle beraber orada da yöneticilik yapmaya başlamış. Demir, son üç dönemdir yöneticiliğini sürdürdüğü Britanya Alevi Federasyonu’nda başkan yardımcısı.

BAF, Enfield Belediyesi’nden 20 yıllığına kiraladığı büyük bir yerleşkede üç köy kurumu ve Enfield AKM ile çalışmalar yürütüyor. Demir, aynı zamanda Enfield AKM Başkanı olarak da çalışma yürütüyor.

Avrupa Alevi hareketinin bir parçası olarak Demir ile Avrupa’da Alevilerin kazanımlarını konuştuk.

“TÜRKİYE’Yİ ANLAMAK İÇİN ORADA YAŞAMAK GEREK”

Avrupa ile Türkiye’deki Alevilerin durumu arasında karşılaştırma yapmasını istediğimizde dışarıdan Türkiye tarifi yapmanın doğru olmadığını belirterek “Türkiye’yi anlamak için Türkiye’de yaşamak gerek” diyor. Türkiye ile Avrupa arasındaki farklılıkları hatırlatan Demir, sözlerini şöyle sürdürdü:

“TIRNAK İÇERİSİNDE ‘DEMOKRASİ'”

“Tabiki Türkiye’nin hem sosyal anlamdaki gelişimi, hem ekonomik anlamdaki duruşu hem siyasal anlamdaki var oluşu burayla farklı bir noktada. Çok kıyaslamamak gerekiyor belki de. Bazı noktalarda ‘Avrupa’nın birçok ülkesi Türkiye’den yüzyıl ileride’ derler ‘demokrasi’ anlamında. Yani demokrasi dağıtan ülke gibi görünüyor ama sonuçta bizim ülkemiz gibi ülkelerde de savaşı, gerçekleşen katliamları, iç kargaşayı bir şekilde yaratan pozisyondalar. O anlamda buradaki demokrasiyi de tırnak içinde ‘demokrasi’ olarak adlandırmak gerekiyor bence. Türkiye’ye göre tabiki farklı. Kendi içerisindeki güzellikleri var. Tırnak içerisinde de olsa bir demokrasi var. Özellikle bizim gibi azınlıklara biraz daha değer veriyor. Çünkü onu gökkuşağındaki farklı bir renk ve ona anlam katan bir toplum olarak görüyor. Bu nedenle seni ötekileştirmiyor, hatta seni var etmeye çalışıyor kendi dilinle, dininle, ırkınla. O anlamda burada artılarımız var.”

“HER ŞEYE RAĞMEN TÜRKİYE’DE CİDDİ BİR MÜCADELE VAR”

Avrupa’da kazandıkları artıları örgütlenmelerini güçlendirmek için kullanmaları gerektiğine dikkat çeken Demir, “Her şeye rağmen Türkiye’de ciddi bir mücadele var. Biz var olan demokrasiyi burada değerlendirmeye çalışıyoruz. Çünkü biz ülkemizde çok örgütlenen bir toplum değildik. Ülkemizde hala tekke ve zaviyeler kanununa göre yasaklı bir inancız, yasaklı bir kültürüz. Bizim hala cemevlerimiz resmi olarak ibadethane değil. Bu nedenle orada yaşayamadığımız, edinemediğimiz gücü burada oluşturmaya ve sahip çıkmaya çalışıyoruz” dedi.

“ALEVİLİK İNGİLTERE’DE İNANÇ OLARAK KABUL EDİLDİ”

Aleviliğin İngiltere’de inanç olarak kabul edildiğini ve okullarda Alevilik dersleri verildiğini belirten Demir, “Tüm İngiltere’yi kapsamıyor ama buradaki var olan müfredata biz de girdik Aleviler olarak. 5-6 inanç burada resmi olarak kabul edilmişse 6’ıncı inanç da biziz. Enfield bölgesinde 22 tane okul Alevilik dersleri başlattı. Enfield bölgesinde bir okul 8 yıldır Alevilik dersleri veriyor” bilgilerini aktardı.

“HER ÇOCUK BÜTÜN DİNLERİN DERSİNİ ALMAK ZORUNDA”

Enfield bölgesine taşındıktan sonra daha iyi çalışmalar yaptıklarını ifade eden Demir, “Kendi insanımızla, bölgedeki okullarla, bölgede çalışma yürüten sivil toplum örgütlenmeleriyle daha sıcak bir iletişim kurduk. Burada Aleviliği biraz daha rahat tanıtmaya başladık. Böyle bir yere de sahip olduğumuz için hem bürokrasi anlamında hem kendi halkımız bizi daha rahat gelip görebiliyor ve ziyaret edebiliyor. Bu da bizim için bir artı oldu. Bunun için çok mutluyuz. Belki ileride kurumlarda belki yönetici olmayacaktır, belki kurumlar olmayacaktır ama okullardaki Alevilik dersleri devam edecektir. Yani bizim çocuklarımızla birlikte diğer inançlardaki çocuklar da bizim inancımıza uyacak. Çünkü bu ülkede şöyle bir güzellik var; eve dini derslerin mecburiyeti var. Bizim ülkemizde tek din üzerinden mecburiyet var ama burada din dersi olarak ilkokuldan sonra ders alman gerekiyor. Ama artısı şu; Hristiyan bir çocuk Alevilik dersi de alıyor, Müslümanlık dersi de alıyor, Yahudilik dersi de alıyor. Bütün inançları alması gerekiyor. Çocuklar kendi okullarında dersler alırken en azından birbirleriyle empati kurabiliyorlar” diye konuştu.

“ÇOCUKLAR BİRBİRİNİ ÖTELEMEDEN BÜYÜYOR”

Demir, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Bu anlamda burada verilen derslerde bir inancı bir inançtan üstün tutmak yerine var olan inancın güzelliklerini ya da o inanç neyi anlatıyor onu esas alıyorlar. Mesela ‘Alevilik nedir? Siz Aleviler ne yaparsınız?’ diyor. Bizden bunun açıklamasını alıyor, Aleviliği biz anlatıyoruz. Dedelerimiz, eğitmenlerimiz, yöneticilerimiz kendileri araştırıyor. Sadece Alevilik görüyor. Mesela o 6 haftalık derste sadece Alevilik anlatıyor. Ama herkese anlatıyor Yahudisine de Müslümanına da Alevisine de anlatıyor ve bu nedenle çocuklar özgüvenli büyüyor bu ülkede, çocuklar birbirini ötelemiyor, bireyler birbirlerini ötelemeden yaşamaya çalışıyorlar. Yani ‘Sen Kürtsün, sen Alevisin, sen Sünnisin, sen Müslümansın, sen Yahudisin’ demiyor. Onu inancıyla kabul ediyor. Çünkü bunu yaparken bütün inançları öğreniyor. Zeynep kişisi Alevi bir bireydir, Aleviler ne yapar bunu öğreniyor. Musa Müslümandır, Müslümanların nasıl bir inanç anlayışı vardır bunu öğreniyor. Ama güzelliklerini öğreniyor yani inançta insana, topluma dair olan alınması gereken ögeleri öğreniyor.”

“SEKRETERYA İLE ORTAK ÇALIŞMALAR YÜRÜTÜYORUZ”

Britanya Parlamentosu’nda diğer azınlıkları temsil eden sekrteryaların yanı sıra bir alevi Sekreteryası olduğunu da hatırlatan Demir, Alevileri temsilen sekreteryada 20’nin üzerinde milletvekili olduğunu kaydetti. Alevi Sekreteryası’nın görevinin bir sorun, sıkıntı ya da bir hak ihlali olduğu durumlarda bürokratik anlamda yazışmalar yapmak olduğunu belirten Demir, Dersim, Maraş, Çorum, Sivas gibi Alevi katliamlarının yıl dönümlerinde sekreterya ile ortak çalışma yürüttüklerini de ekledi.

İNGİLTERE’DEKİ ALEVİ KURUMLARI

Demir, Britanya’daki Alevi kurumlarıyla ilgili de şu bilgileri verdi:

“Britanya genelinde 18 tane Alevi kurumu var. Edinburg, İskoçya ve orta bölgede 10’a yakın kurumumuz var. Londra’da İngiltere AKM olarak çalışma yürütüyoruz. Croydon bölgesinde var, Born bölgesinde var. Bunlar Londra’ya daha yakın. Harrow bölgesinde çalışma yürüten var. Bir de biz Enfield bölgesinde Enfiald AKM olarak çalışma yürütüyoruz. Britanya Alevi Kadınlar Birliği, Britanya Alevi Gençler Birliği bunun yanı sıra Britanya Alevi Federasyonu, Britanya Alevi İnanç Kurulu var. Bu anlamda burada kazanımlarımız devam ediyor. Bizler de kültürel, inançsal ve eğitim anlamında çalışma yürütüyoruz. Şu anki Enfield AKM yerleşkesinde okul destekli matematik, İngilizce gibi derslerimiz var, sanatsal derslerimiz var. 600’e yakın öğrencimiz var. Bu dönem 15 Eylül itibariyle derslerimiz başladı. Bunun yanı sıra da toplumun ihtiyaç duyduğu birçok alanda hizmet yürütmeye, elimizden geleni yapmaya çalışıyoruz.”

Mahbip DİLEK/İNGİLTERE

Mission News Theme by Compete Themes.