Alevi kurumlarının genel başkanları bugün düzenledikleri basın toplantısında, 10 Aralık’ta İstanbul’da yapılacak ‘Laik Eğitim, İnsanca Yaşam, Demokratik Türkiye’ mitingine katılım çağrısı yaptı.
Alevi Bektaşi Federasyonu (ABF), Alevi Dernekleri Federasyonu (ADFE), Avrupa Alevi Birlikleri Konfederasyonu (AABK), Hacı Bektaş Veli Anadolu Kültür Vakfı (HBVAKV), Alevi Kültür Dernekleri (AKD), Pir Sultan Abdal Kültür Derneği (PSAKD), Demokratik Alevi Dernekleri (DAD), Cem Vakfı, Anadolu Alevi Canlar Federasyonu, ortak açıklama yaptı.
“İNSANLARIN YAŞAMINA HER ALANDA MÜDAHALE”
21 yıldır AKP iktidarı başta eğitim olmak üzere insanların yaşamına her alanda müdahale ettiğini aktaran Aslan, “AKP her geçen gün yeni oyunlarla, yeni politikalarla yaşamımızı daha da zorlaştırıyor. Bizler de Alevi Bektaşi örgütleri olarak 10 Aralık’ta İstanbul Kadıköy’de laik eğitim başta olmak üzere insanca yaşam ve demokratik bir Türkiye talebiyle bir Alevi miting düzenleyeceğiz” diye konuştu.
Aslan başta Aleviler olmak üzere bu topraklardan farklı inanç mensuplarının, inanmayanların yok sayıldığı, inkar edildiği ve tek tip bir dini eğitimin her geçen gün eğitimin her alanında yaşatıldığı bir süreçte laik ve bilimsel eğitimin ne kadar önemli olduğunu vurgulamak için miting yaptıklarını söyledi.
“EĞİTİMİN TÜMÜ DİNSELLEŞTİRİLDİ”
Aslan, eğitimin tümüyle dinselleştirdiğini aktararak, “AKP iktidarı iktidara geldiği günden beri özel teşviklerle imam hatip ortaokulları ve liseleri açtı. Baktılar ki bu buralara yeteri derecede bir katılım yok. Hemen şöyle bir proje geliştirdiler, okulların tümünü imam hatipe çevirelim dediler ve eğitim sistemi öyle bir hale geldi ki 35 yıla yakındır Alevi kurumları “zorunlu din dersleri kaldırılsın” derken seçmeli zorunlu din dersleri geldi. Onlar yetmiyormuş geçen hafta Milli Eğitim Bakanlığının yeni açıklamış olduğu, müfredatta anaokullar da dahil din dersi zorunlu hale geldi. Sadece din dersleri mi? Aslında eğitimin tümü dinselleştirildi. İçerik anlamında okullarda fen dersleri de matematik dersleri de sosyal dersler dahil artık dini referansla veriliyor. O yüzden laik ve bilimsel eğitimin tekrar hayat bulması için yıllardır vermiş olduğunuz mücadeleyi tekrar sokakta toplumsal bir muhalefeti gerçekleştirmek için laik eğitim ısrarımızı dile getireceğiz” dedi.
“ANAYASA MAHKEMESİ’NİN KARARINI YOK SAYAN BİR İKTİDAR”
“İnsanca yaşam başta ekonomik olmak üzere siyasi anlamda hiçbirimizin bu topraklarda bu ülkede bir güvencimiz yok” diyen Aslan sözlerini şöyle sürdürdü: “En son hepimizin bildiği Anayasa mahkemesi’nin kararını yok sayan bir iktidarla bir yargı sistemine karşı karşıyayız. Bir çoğumuzun 1982 darbe anayasası dediğimiz yasayı dahi arar olduk. İnsanların sokakta, siyasette yaşamın her alanında bir söz kurma konusunda dahi kaygı ve endişe yaşıyor.”
“BARIŞ İÇİNDE YAŞAMAK İSTİYORUZ”
Başta Filistin ve Suriye olmak üzere savaşta her geçen gün daha çok kan döküldüğünü ifade eden Aslan, “Başta çocuklar olmak üzere siviller, yaşlılar, kadınlar, gençler, doğamız katlediliyor ve bu kandan beslenen bu anlayışa karşı biz bu ülkede barış içinde insanca bir yaşam istiyoruz. Başta Alevi kurumları olmak üzere bu ülkede yıllardır; ‘Laik ve demokratik bir ülkeyiz istiyoruz’ dedik. Herkesin eşit olduğu herkesin eşit yurttaş olarak kendini ifade ettiği, kendini bulduğu bir Türkiye özlemi ve mücadelesini yıllardır veriyoruz ve bugün de bulunduğumuz ortamda da bu mücadelenin ne kadar hayati olduğunu görüyoruz. Gerçekten de hepimiz eşit yurttaş olarak bu topraklarda yaşamak istiyoruz. Sabahleyin çocuğunu okula gönderen anneyle, pazarda evine bir ekmek götürmeye çalışan anne, Alevi olduğu için inancını yaşamayan bir Aleviyle, başka etnik kimliklere mensup olduğu için kendi ana dilini kullanmayan Kürtler başta diğer toplumsal kesimlerle kardeşçe huzur içinde anayasal düzen içinde eşit yurttaş olmak istiyoruz” dedi.
10 ARALIK MİTİNGİNE ÇAĞRI
10 Aralık’ta demokrasiden, laiklikten, özgürlükten, insanca yaşamdan yana olan herkesi Kadıköy’de gerçekleştirdikleri mitinge davet eden Aslan, “Ülkede hukuk yok, adalet yok, insanca yaşamın her geçen gün kısıtlandığı bir süreç yaşıyoruz. ‘Ben nefes almak istiyorum. Ben eşit yurttaş olmak istiyorum’ diyen herkesi bekliyoruz.İnadına eşit yurttaşlık istiyoruz” diyerek sözlerine son verdi.
