İçeriğe geçmek için "Enter"a basın

Kamışcık Köyü muhtarı Taşkın: ‘Biz kimsenin inancına müdahale etmiyoruz, kimse de bizim inancımıza dayatmada bulunmasın’ 

Kamışcık Köyü muhtarı Taşkın: ‘Biz kimsenin inancına müdahale etmiyoruz, kimse de bizim inancımıza dayatmada bulunmasın’

 

Sesim TV, Yozgat’ın Çekerek ilçesinde bulunan Kamışcık Köyü’ne gitti. Ayşe Bacı Ocağı’na bağlı bir Alevi köyü olan Kamışcık kültürüne, doğasına, inancına sahip çıkan, kendi özüne sıkı sıkı bağlı olan bir köy. 

 

Yüksekokul mezunu Kamışcık Köyü muhtarı Rıza Taşkın, köyü ve kendisi hakkında bilgi verdi. 2. dönem muhtarlığını yaptığını ifade eden Taşkın, “Sanatın da bir çok dalıyla ilgileniyorum. Şiir, resim, heykel… Aklınıza gelebilecek pek çok sanat dalı ile uğraşıyorum. Köyümüz bir Sıraç Türkmen köyü. İnanç olarak diğer Alevilerle hem benzerliklerimiz hem de yol içerisinde farklılıklarımız var. Günümüze kadar asimile olmadan geleneklerimizi ve göreneklerimizi taşıdık, taşımaya devam ediyoruz. Ekonomik ve siyasi nedenlerle başka illere göç eden köylülerimiz de bu gelenek ve göreneklerimizi yaşatıyor” dedi.

 

‘Aleviliği devlet inanç olarak görmüyor’

 

Toplum içerisinde Sıraç Türkmenleri’nin aşağılandığını belirten Taşkın, “Oysa biz herkesi can olarak görüyoruz. Sıraç Türkmenlerini farklı yapan yönlerden biri İslam getirilmeden önce de biz bu coğrafyada vardık. Biz inanç olarak görüyoruz Aleviliği ama devlet inanç olarak görmüyor. Biz herkese saygılıyız. Tek istediğimiz biz kimsenin inancına müdahale etmiyoruz, dışlamıyoruz. Kimse de bizim inancımıza dayatmada bulunmasın, bizi horlayıp dışlamasın” diye konuştu.

 

Alevilerin açıkça devlet katında ifade edilemediğini de belirten Taşkın, “Devlet 5 tane valim Alevi diyebilir mi? Diyemez. Neden hep Alevilerin yaşadığı yerler dağda, bayırda, yolu olmayan ulaşılamayan yerlerde” dedi.

 

‘Kadın erkek ayrımı yapmıyoruz’

 

Cemevleri hakkında da konuşan Taşkın, “Cami, kilise gibi bizim de ibadethanemiz cemevlerimiz. Bunu yok saymanın ne manası var? Mustafa Kemal Atatürk Diyanet’i çok iyi niyetle kurdu ama bugün Diyanet’i öyle bir noktaya getirdiler ki inanç en sonda, tamamen bir rant kurumu haline geldi. Benim inancımı kabule etmiyor ama bu inanca mensup olan vatandaştan vergisini alıyor, askere götürüyor” dedi.

 

Ayşe Bacı Ocağı’na dair konuşan Taşkın, “Ayşe Bacı’ya bir kadın olarak dini lider olamazsın’ dediler. O Şam’a sürüldü 3 yıl sonra geldi yeniden devam etti. Bu yüzden kadınlar bizim için çok önemli. Kadın erkek ayrımı yapmıyoruz” ifadelerini kullandı.

 

‘Kültürümüz büyük bir yara alacak’

 

Alevilerin doğaya olan saygısına da değinen Taşkın, Aleviliğin yaşamın içinde olduğu için doğayla da iç içe olduğunu belirtti.

 

Aleviler’de Kuran’ın da olmadığını ifade eden Taşkın, “Biz daha öncesinden bir inanca sahiptik zaten. Ayrıca bir inancın bilimselliğinin de olması lazım. Benim inancım bilime ters değil. Tarikata ateş demiş, devlete toprak diyor çünkü yaşayacağım bir toprak lazım. Diğerine diyor ki hava,

diğerine su. Biz istiyoruz ki herkes kamil insan olsun. Çocuğunu çocuğundan, hayvanını hayvanından ayırmayacaksın” diye konuştu.

 

Bölgedeki eksikliğe de değinen Taşkın, “Biz kendi akademisyenimizi yetiştiremedik. Okur yazarımızı yetiştiremedik. Bizden büyük olanlar ya da birkaç yaş küçük olanlar buradan giderse kültürümüz çok büyük bir yara alacak” dedi.

 

Okullara imam atanmasını da eleştiren Taşkın, “Ahlak ailede öğretilir. Benim çocuğum neden kendi ailesi dışında baskıyla verilen bir inanç sistemine dahil olsun. Eğitimde, bilim yuvasında ne işi var? Zaman zaman müftülerle, din görevlileri ile de konuşuyorum. Gerçekten üzülüyorlar dinin geldiği hale” şeklinde konuştu

https://youtu.be/AC1BWBOQKx4

Mission News Theme by Compete Themes.