EMEVİ CAMİSİNDE NAMAZ KILMAK
Emevi camisi, tarihi olarak milattan sonra üç yüzlü yıllarda vaftizci Yahya’ya adanmış bir kilisedir.. Araplar tarafından altı, yüz otuzbeş yılında işgal edildikten sonra, yetmiş yıl boyunca hem kilise ve hem cami olarak kullanılmıştır.
Emeviler buraya hakim olup, Hazreti Hüseyin’in Kerbela’da katledilmesinden sonra, Ehlibeyt soyundan gelen ve Hazreti Muhammet’in torunu olan Hüseyin’in kesik başını bu camiye getirerek sergilemişlerdir.
Hazreti Hüseyin’başının burada olduğu bilinmektedir.
Şii ve Alevi inancının kutsalı olan İmam Hüseyin’in başının burada saklanması ve geçmişteki emevi ve ehlibeyt savaşımının simgesi olan bu caminin, sünni kesimce önemsenmesi, oraya namaz kılmaya gidenlerin amaçlarının ne anlama geldiğini anlamamak, tarihi bilmemek ve dinsel çatışmalardan bihaber olarak yorumlanmalıdır.
1400 yıl önceki bu gelişmeleri, haala bugün, Emevi camisinde namaz kılmayı sanki, hacca gitmek gibi ilahlaştırmak, bunu yapan bireylerin, hangi amaç içinde olduklarını kavramak gerekir.
Geçmişte Suriye devlet başkanı seçilen Hafız Esat’ında orada yemin ettiği bilinmektedir. Alevi olan Esat’ın orayı seçmeside çok ilginçtir.
Belki de, Sünni toplumun tepkisini çekmeme adına yapmış olabilir, ancak, Alevilerin kutsalı Hüseyin’in başının önünde yemin etmesi negatif olarak ihanet gibi de algılanmalıdır.
Şimdiki yüzyılda haala, namaz kılmak ve ziyaret yapmak isteyenler, hem Hristiyan toplumlarına ve Şii, Alevilere kinlerini dolaylı biçimde kusmak istemektedir.
Yüz yılımızın, emevi ve mervanları, ya da Yezidleri bu gün aynı inancı taşıdıklarına inanıyorum.
Suriye’de bugün, zaman zaman, Alevilere uygulanan baskıcı ve saldırgan tutumların artması, çocuklarının ve ailesinin önünde babaların dövülmesi, yarın büyüyen bu çocukların, yaşadığı travmanın şiddetle geri döneceğini bilinmesi gerekir.
Türk askerini diri diri üzerine benzin döküp yakanların şimdi kurduğu iktidarlar, Şam’da kendilerini rahat hissetmesinler.
Gelecekte her şey alt üst olabilir ve karmaşıklaşır.
Beşar Esat ülkesini, emevici güruhun önüne atıp kaçtı ancak, ülkesini seven yurtsever araplar ve inanç olarak Aleviler yarına mutlaka hazırlanacaklardır.
Alevi ve şii’ler gözlerini açmalı ve orta-doğudaki siyonist oyunu anlamalılar.
Ona görede alternatifler geliştirmeliler.
Ali İhsan Sağmen